Kelimeler Kavramlar, 2.Kitap- Yusuf Kerimoğlu. İnkılab Yayınları
"Ahlak kelimesi Arapça olup, huy manasına gelen Hulk (veya huluk) kelimesinin çoğuludur. Hulk; din, tabiat ve seciye manalarına gelir." Sayfa 7
"Ahlak nefiste yerleşen bir melekedir ki fiil ve davranışlar fikri bir zorlamaya İhtiyaç olmadan bu Meleke sayesinde kolaylıkla ortaya çıkar.' Katip Çelebi." Sayfa 7
"İslami ahlakın temelinde vahiy vardır." Sayfa 7
"(Vahye göre değil de) tağuti güçlerin ve çevre kültürünün koyduğu hükümlere göre insanlarla ilişkilerimizi düzenliyorsak, bu düpediz ahlaksızlık ve edepsizliktir.
İslam dininin tespit ve tayin ettiği ahlaki hükümlere göre ilişkilerimizi sürdürüyorsak, ruhlar aleminde verdiğimiz misaka sadakat gösteriyoruz demektir. Sayfa 9
"Hz Adem ile başlayan insanlık tarihi, hak ile batılın mücadelesine dayanır." Sayfa 14
"Doğrudan doğruya batılı savunmak mümkün değildir. Hak ile batılı birbirine karıştırmak ve hakkı gizlemek kafirlerin değişmez bir taktiğidir." Sayfa 15
"İslam topraklarında zihinleri batıl tarafından kuşatılmış ve 'çağdaş uygarlık' sloganı ile zehirlenmiş binlerce insan vardır. Sayfa 17
"Halbuki sen (vahiyden evvel) kitap nedir, iman nedir bilmezdin.' (Şura 52) Peygamber Efendimizin vahiy gelmeden önce kitabın ve imanın mahiyetini bilmeyişi tek başına aklın sınırını çizmektedir. Akıl, vahyi kavramak için bir vasıtadır, bu incelik unutulmamalıdır. Aklı putlaştıranlar delalete düşerler." Sayfa 30
"Fasık; büyük günahları işleyen, günahları küçük gören ve onlarda ısrar eden gibi anlamlara gelir. Her fasık kafir değildir ancak her kafir mutlaka fasıktır." Sayfa 41
"Fırkalara ayrılmak, Şucu veya Bucu gibi sıfatları kabul etmek ve taassuba kapılmak cahili bir gururdan ibarettir. Değişik kitapların veya şahısların çevresinde fırka haline gelenler, hesap günü şuurundan hızla uzaklaşırlar." Sayfa 46
"Günümüzde her fırkanın insanüstü güçler vehmettiği bir liderleri veya okuya okuya bitiremediği bir kitabı maalesef vardır." Sayfa 46
"Günümüzde hiçbir fırkaya tabi olmayan ve 'ben şüphesiz Müslümanlardanım. Benim dinim cemaati farz, fırkalara ayrılmayı haram kılmıştır' diyen güzel sözlü kimseler suçlu duruma düşürülmüşlerdir " Sayfa 46
"İnsanlardan bir zümrenin veya siyasi iktidarın helal ve haram hudutlarını değiştirmesi söz konusu olamaz. Eğer bu fiil tahakkuk eder ve diğer insanlar buna razı olurlarsa Allahu Teala'yı inkar ederek yeni bir ilaha (tağuta) inanmış olurlar." Sayfa 60
"(ve şu emri indirdik) insanlar arasında Allah'ın indirdiği hükümlerle hükmet. Sakın onların heva ve heveslerine uyma.' (Maide 49) emri verilmiştir. Dolayısıyla hiç kimsenin Allah'ın indirdiği hükümlerin yerine geçmek üzere hüküm icat etme hakkı yoktur. İnsanların heva ve heveslerinden kaynaklanan hükümlere; cahiliye hükmü denilmiştir." Sayfa 73
"Müslümanların iktidar olduğu toplumlarda münafıkların sayısı hızla yükselir. Kafirlerin galip, Müslümanların mahkum durumda olduğu cemiyetlerde ise durum farklıdır. Zira o durumda, dünyaya şehvetle bağlı olan ve keyiflerine göre yaşamak isteyen kimseler (münafıklar) gerçek inançlarını açıklamaktan çekinmezler." Sayfa 113
"Bir taraftan emperyalist kafirler, diğer taraftan zulme ve şirke dayanan iktidarlar mümin kanı akıtmaktadırlar. Batının 'Ortadoğu bunalımı' diye nitelendirdiği hadise gerçekte bir Müslüman katliamıdır." Sayfa 123
"Müminler herhangi bir mesele ile karşılaştıklarında, önce o mesele ile ilgili katli nas bulunup bulunmadığını araştırmak zorundadırlar. Kati nas mevcutsa 'işittik ve itaat ettik' demeleri farzdır. Eğer kati nasıl mevcut değilse ilim ve takva sahibi kardeşleriyle müşavere etmeleri gerekir." Sayfa 138