Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Aralık, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Tevhid ve Değişim-Celaleddin Vatandaş

Tevhid ve Değişim - Celaleddin Vatandaş, Pınar Yayınları, 7.Baskı, Eylül 2011 "...müşrikler açısından asıl problem Resulullah'ın getirdiği şeydedir. Diğer bir ifade ile belki daha doğrusuyla o sözden anladıklarında. Çünkü onlar La ilahe illallah'tan bugün de çoğu zaman anlaşılan ve anlatılan 'Allah'tan başka Tanrı/yaratan yoktur' gibi bir anlamın ötesinde, başka şeyler anlıyor olmalıydılar...Yani sosyal, siyasi, ekonomik, hukuki konularda yetkilerinin La ilahe illallah çağrısı ile sona erdirilmek istendiği ve bunu kabul edemeyeceklerini bildirmiş oluyorlar...Örneğin Medyen halkı La ilahe illallah çağrısına uydukları takdirde siyasi ve ekonomik yetkilerini kaybetmekten korkarlar. Firavn da siyasi, askeri, dolayısıyla ekonomik gücünün kaybolacağını düşünür...O halde anlaşılmış olmaktadır ki müşriklerin tepkilerinin nedeni La ilahe illallah sözüdür. Bu nedeni bulabilmek için müşrikleri korkutup şaşkına döndüren ve tepkide bulunmalarına neden olan La İl

Medeni Vahşet - Hüsnü Aktaş

Medeni Vahşet-Hüsnü Aktaş, Ölçü Yayınları, 5.Baskı.      "Allah'ın indirdiği hükümlerin karşısına dikilen, ayaklanan, Allah'ın emirlerine mukabil yeni hükümler icat eden her varlık, Allah'tan başka itaat edilmesi istenen herhangi bir şey, ister bilerek, isteyerek itaat etsinler uysunlar, isterse zorla tehditle boyun eğsinler, her iki halde de bu uyulan ve itaat edilen şey tağuttur. Bu nesnenin insan olmasının, şeytan olmasının, put olmasının yahut da bunlardan başka herhangi bir şey olmasının önemi yoktur. Halkı Müslüman olan ülkelerde, tağuti rejimler insanları Allah adına aldatabilmenin yollarını aramışlar ve dalkavuk ulema diye nitelendirebileceğimiz tiplerin kendi yanlarından çıkardıkları fetvalarla bu korkunç zulme başarmışlardır. Din ile dünya işlerinin birbirinden ayrılması veya din ile devlet işlerinin ayrı ayrı mütalaa edilmesi gibi, İslam milletinin alışık olmadığı yeni bir yorum hayata hakim olmuştur. Dini insanların vicdanına terk eden, Allah

Hasan el-Basri'nin Kader Risalesi ve Şerhi- Mustafa İslamoğlu

   Hasan el-Basri'nin Kader Risalesi ve Şerhi, Mustafa İslamoğlu, Düşün Yayıncılık, 1.Baskı-Nisan 2012.    "(Allah) İnsanı yaptıklarına mecbur değil yaptıklarından mes'ul tuttu. Bunun için Hesap Günü takdir etti ve hesap soracağını bildirdi. İyiliklerine ödül, kötülüklerine ceza takdir etti. Böyle yapmakla insana, hayata, ölüme, dünyayı ve ahirete anlam ve değer kattı.  (Peygamber) ' Eğer Allah dileseydi biz şirk koşmazdık ' (6:148) diyen, şirklerini bile Allah'a isnat ederek kaderci bir geleneğin önüne gerilip, ' Herkes kendi işlerinin rehinesidir. '  (74:38) Kur'an'i şiarını yüceltti. Allah'a güvenerek yatmayı değil,  Allah'a güvenerek yapmayı öğretti." Sayfa10.       "...Hasan el-Basri'nin Kader Risalesi, hazine değerinde bir metindir...Metin 'tarihi' olsa da metinin ele aldığı konu 'tarihi' değil oldukça günceldir. O konu, günümüz müslümanlarının kafasının hayli karışık olduğu kader konusudur

Tevhid ve Şirk- Mustafa Siel

Kur'an'da ve Günlük Hayatımızda Tevhid ve Şirk- Mustafa Siel. Ekin Yayınları, Temmuz 2012            "Hakimiyet (mutlak ve eksiksiz egemenlik), göklerde ve yerde dünyada ve ahirette bila kaydu şart (kayıtsız şartsız) sadece yüce Allah'a aittir." Sayfa 31       "Özetle din, iman, İslam, tevhid, kulluk ve tüm vazgeçilmez kavramlar için tek adresimiz ve mutlak bilgi kaynağımız Kur'an'dır. Zaten bu beş ilkeye iman ederek İslam'a giren bir Müslüman Kur'an'ı okudukça ondan anladığı her doğru, iman ilkesi haline gelmekte; yani kişinin Kur'an okumasıyla kabul ettiği iman ilkeleri ve inanının kuvveti artmaktadır. Bu temel beş ilke İslam'a yeni girişte, mutlaka kabul edilmesi gereken ilkeler olup kişi ben bunlardan başka ilke kabul etmem diyemez. Kur'an'ı okuyup anlamaya çalışmak ve kavradığı her hakkı iman ilkesi olarak kabul etmek durumundadır.' Sayfa 36.      "...bazı kimselerin Muhammed (s)'in peygamberli

Tevhid ve Şirk-Mehmed Alagaş

Tevhid ve Şirk, Mehmed Alagaş, İnsan Yayınları 11.Baskı-Ekim 2011 "...Şirk meselesi, insanların nezdinde geçmişten örneklendirilen meselelerdir. Çağdaş şirkin her türlüsüyle iç içe veya yüz yüze olan insanlarımıza  şirk denilince, her nedense sadece Mekke müşriklerinin taptıkları bazı putlar akıla gelmektedir.     Nitekim birçok insanımıza göre putperestlik veya Allah'a eş  koşmak, çok eskilerde kalan hadiseler olup, günümüzde böyle ilkel şeyler hiç söz konusu değildir.      Öyle bir çağda yaşamaktayız ki putperestleri veya müşrikleri İslam'ı reddedenlerin arasında değil, kendilerini İslam'a nisbet edenlerin arasında bulmamız mümkündür. Kendisini müslüman zanneden nice insan vardır ki itikadıyla yönelişiyle yaşantısıyla müşriklerden veya putperestlerden herhangi bir farkı yoktur." Sayfa 8.      "... (Şirkin) İslami pratikteki anlamı ise alemlerin Rabbi olan Allah'a (c.c.) zatında ve sıfatlarında eş koşmak veya Allah'a ortak isnat etmektir.

Düzeltilmesi Gereken Kavramlar-Muhammed Kutub

      Düzeltilmesi Gereken Kavramlar-Muhammed Kutub- Risale Yayınları, 4.Baskı 2011      "Bu kitap bazı İslami kavramların düzeltilmesi için yapılan mütevazi bir çalışmadan ibarettir. Kavramların Allah' Teala'nın kitabı, Rasulü'nün (s.a) ve ilk dönem müslümanlarının (r.anhum) örnek hayatlarından kaynaklanan ilk şeklini gösterip, İslam ümmetinin tarihi boyunca eklenen sapmaları çıkarmaktadır.      Bu eserde İslami beş temel kavramı işledim: 'La ilahe illallah' (Allah'tan başka ilah yoktur ), ibadet, kaza-kader, dünya-ahiret, uygarlık ve dünyanın imarı.      Okuyucu kitabın büyük bir bölümünde ' La ilahe illallah' ve ibadet kavramlarının işlendiğini görecektir. Yersiz de değildir bu.      ' La ilahe illallah' İslam şartlarının birincisi ve en büyüğüdür. Müslümanların hayatındaki en büyük sapma da onda olmuştur. İbadet de öyle." Sayfa 11, 12.     'La ilahe illallah' Kavramı      "' La ilahe illallah', İslam'ın biri